Şubat '25 notları

Belki de tüm seneye dair notlar, kitap kulübünde Tepe'yi okuyoruz, grafik romandan güncellemeler

DA | Herkese merhaba! Substack’te takipçi sayımız 500’e yaklaşırken, buraları biraz boş bıraktık sanki. “Haydi bu hafta notları yazalım” dediğimiz her an araya bir şey girdi, bazen de Ela’yla ilgilenemediğimiz için kendimizi suçlu hissederek özellikle kaçındık güncelleme geçmekten.

Ama artık öyle bir şahlandık ki, dilimizi ısırarak, ufak bir güncelleme yapmak istedik. Belkıs bir süredir deliler gibi Ela’yı, yani grafik romanımızı çiziyor; onun gazıyla ben de artık kitabı editleyip durmak yerine kendimi yeni bölümleri yazmaya ikna ediyorum. Birbirimizin işine iltifatlar döktürdüğümüz her Zoom görüşmesinde uzunca bir Üsküp-Londra-İzmir-İstanbul dedikodusu da döndürüyoruz tabii.

Yani iyiyiz. Hayat çok yoğun ama herkes için öyle değil mi? Bir gün kolumuz, diğer gün başımız ağrıyor. Paramız bitiyor, paramız geri geliyor. Yüzümüz gülüyor ya da biraz ağlıyoruz. Ama Aslında Yüzü Güzel ve Ela bizim için bir deniz feneri gibi, uzaktan bize göz kırpıp duruyor.

Kitap kulübünde neler oluyor

Okuduğumuz her kitaba dair kısa yazılar koyacağız artık. İkinci sezonun ortasına geldik—şakır şakır okuyoruz! Bu yüzden sonradan takip etmek isteyenler için de güzel bir rehber olur diye düşündük. Şubat kitap kulübünde okuduğumuz Camille Jourdy’nin eseri Juliette ile başlayacağız ama belki geriye dönük bir şeyler de hazırlarız!

Mart kitap kulübü seçimi: Tepe

Yaratıcı Fırat Yaşa’nın ve Baobab Yayınları’nın kurucusu Doğan Şima’nın katılımlarıyla Tepe’yi ele alacağız. Göbeklitepe’den esinlenerek yaratılmış bu antropomorfik hikayeye dair gözlemleri çok merak ediyoruz, belki biraz tarih ve antropoloji de konuşuruz.

Kitap kulübüne kayıt olmak isteyenler için katılım formu burada.

Sözü Belkıs’a bırakıyorum hemen, çünkü asıl havadisler onda <3

BA | Teşekkürler Derya!

Merhaba merhaba. Aslında Yüzü Güzel ve grafik roman yaratım sürecimizle ilgili yazmayı aşırı özledim. Fakat önce kitap kulübümüzle ilgili söyleyeceklerim var. Havadisler sonra :)

Sezon ortası özeti

Kitap kulübünün her buluşmasından sonra Derya ile böyleyiz, ciddiyim. Bildiğiniz gibi 2. sezon baya iyi başladı. Önce Orhan Umut Gökçek’i konuk ettik. Birlikte Tuş’u konuştuk. Ardından Yuzu Kitap’ın işbirliği teklifi ile Arafta’yı okuduk. Kitabı birkaç kişiye hediye ettik. Aralık buluşmamızda klasiklerden birini, Will Eisner’ın A Contract with God’ını konuştuk. Son buluşmamızda da Juliette’i konuşurken kitabın çevirmeni sevgili Damla Kellecioğlu bize katıldı. Katkılarıyla buluşmamız şahane geçti. Önümüzdeki ay Tepe’yi konuşurken hem Fırat Yaşa, hem Doğa Şima bizlerle olacak. Daha ne olsun!

Kitap kulübü ailemiz her buluşmada biraz daha büyüyor. Aklımıza uyup bizi yalnız bırakmadığınız ve buluşmalarda sunduğunuz değerli katkılar için çok teşekkürler.

Grafik romanımızdan güncellemeler

Aslında Yüzü Güzel’de Ela’nın çocukluğunu, ergenliğini ve yetişkinliğini göreceğiz. Haliyle, Ela ile birlikte yan karakterler, karakterlerin gardropları ve mekanlar da yıllara göre değişecek. Tek bir karakteri, paneller boyunca tutarlı bir şekilde çizmek bile birazcık zorken, üç farklı dönemi aynı tutarlılıkta ve tarzda çizmenin ne kadar zor olduğunu siz düşünün!

Yetişkin Ela’yı eski webcomiclerimizden tanıyorsunuz. Bu yüzden memelerini paylaşmanın yeterli olacağını düşündüm :) Hikayenin günümüzde geçen bu kısımlarında daha sakin bir renk paleti kullanırken çocukluğunun geçtiği 90’lı yıllarda renk konusunda hiç de cimri davranmadım.

Ela’nın ergenlik yılları, yani erken 2000’ler için ise başka planlarım var. Sonraki notlarda daha detaylı bahsedeceğim. Şimdilik şu kadarını söyleyeyim, ergen Ela beni o kadar zorladı, 2000’lerin korkunç trendleri beni öyle içine çekti ki bu girdaptan yeni yeni çıkabiliyorum.

Sonunda ergen Ela ile aramızda bir anlaşma yaptık. Hala o yıllara dönüp bakmak mental olarak yorucu olsa da en azından teknik meseleleri aramızda hallettik :)

Kitabın çizimlerinde bir yıldır pek de ilerleyemiyor olmamın sağlık problemlerimle ilgisi olsa da (çizim yaptığım sağ kolumu kullanamıyordum) webcomic çizmeye ara vermemin de etkisi büyük oldu. Çünkü Ela’yı unutmaya başladım.

Bu yüzden, hazır kitabın çizimlerinde ilerlemeye başlamışken bir yandan da webcomiclere devam etme kararı vermemiz harika oldu! Evet, WEBCOMICLER GERİ DÖNÜYOR!!!

Webcomic No: 15 / Hakimiyet yakında sizlerle. Şimdiye kadarki en iyi webcomic’imiz olmasının yanı sıra şimdiye kadarki en iyi zine’imiz de olacak bence :)

Farklı kağıtlara aldığım deneme baskıları

Havadisler böyle. Ne kadar heyecanlı olduğumuzu söylememe gerek yok sanırım. Derya ile birlikte sağlık sorunlarımız peşimizi bir türlü bırakmıyor olsa da dönüşümüz pek de fena olmayacak gibi. Ne dersiniz?

Gelecek ay görüşmek üzere.

Sevgiler,

Derya & Belkıs